"Her nereye yüzünüzü çevirseniz Hakk’ın bir vechi (yüzü) oradadır."(Bakara 115) Büyük mutasavvıf İbnü’l-Arabî Fusûsü’l Hikem’in Hz. İshak fassında bizi yeni bir isimle ; Hakk ismiyle hakikat yolculuğuna çıkartıyor. Hayal ve misal âlemi ile rüyadan bahsettiği bu fassda, varlıgın Gerçek ve Hayal olmak üzere ikiye ayrıldığını, gerçek varlığın Allah, hayal olanın ise Allah’ın dışındaki herşey olduğunu, dolayısıyla alemin bir vehimden ibaret olduğunu söylüyor. Bu durumda rüya, hayal mertebesine ait bir semboldür ve tâbir edilmesi gerekir. Ancak Hz. İbrahim, rüyasını tabir etmeyip zâhiren doğru zannetti. Oysa rüyasında gördüğü, oğlunun suretinde görünen kurbanlık bir koçtu Allah, oğluna karşılık bir koç göndererek onun rüyasını Hakk kıldı. Bu sebeple, Hakk hikmeti Hz. İshak’a tahsis edildi. Bu fassın önemli kavramlarından biri de himmettir. İbnü’l-Arabî, Allah’ın, tasarrufunu ârife bir ömürlük hediye ettiğini fakat onun kendindeki hiçlik dolayısıyla şaşkın kalıp gaflete düştüğünü anlatıyor.