Ezel gününde kısmetine bir ulu rehber çıkarak, onu bu dünyanın çirkeflerinden çekip çıkarmak üzerine: "Ey ezel dostum! Ne gözlerin iyi görüyor, ne de kulağın yeterince tam duyabiliyor, Onun için bana gel, sakın elini elimden çekmeye kalkışma. Zira yeryüzünde öyle uçurumlar, çukurlar mevcuttur ki, senin o az gören gözün ve sağırlaşmış kulağın ile o girdapları görmen kabil değil. Böylelikle de, her an o çukurlardan, hendeklerden birine düşmek tehlikesi ile karşı karşıyasın!... " diye seslenir.
Onun için de, ezel gününde seni seçmiş ve bu dünya hayatında seni üstüne almış olan o Dost'u tanı ve unutma. Tuttuğun eli asla bırakma ve gene asla ondan vazgeçip yanında ağyare yer verme!...
Onun için de, ezel gününde seni seçmiş ve bu dünya hayatında seni üstüne almış olan o Dost'u tanı ve unutma. Tuttuğun eli asla bırakma ve gene asla ondan vazgeçip yanında ağyare yer verme!...